maziden kalan bir albüm daha! 2000-2001 olsa gerek, hisli hisli inceleyelim. bu pakete koymadığım biriki iş/yayın daha vardı, ama dursunlar şimdilik... [ufak tefek hatalar olabilir ama olur artık..]
taşkışla için duvar yayını serisi: büyük helecan. o zaman hayalet gemi'de işlerini yayınlayan orhan cem çetin'in bir sergisi olmuştu taksim sanat galerisinde, ondan etkilenmiştim epiy. kolay okunur bir duvar yayını yapmaya kastetmiştim.. (duvarlarda böyle duruyordu: böyle)
ve takip eden kısa dönemden bir seri iş:
şalterlerimi attırmayınız!(mühür delisi)(plexi panoların ilk yapıldığı zaman idi, bayan r. haber salmıştı duvarlara bişey asmayın boya masraf oluyor diye, sonra da ortaya çıkmıştı ki plexi panolara dekanlık mührü olmadan birşey asılamayacak. ne zaman bir şeyler "daha düzgün" yapılacak deseler bunun bir küçük-zapturapt-altına-alma-denemesi olduğunu orlarda anladım...) (seridir resme tik.)
ve ikinci bonus! bünyenin dönemki ruh halini aksettiren içli bir yazı: ayrılırken yazılmış hazin elveda yazısı (yayınlanmayan beyaz duvar için idi)
2 comments:
duvarda nasıl durduğuna baktım da, duvarlar ne kadar boş. bunun gibi bir sürü iş olsa duvarlarda, okunsa okunsa bitmese işler.
o zaman bir "köprüden önce son çıkış" vardı.. onlar duvarları baya doldurmaktalardı.. ama biraz fazla doldurmaktalardı.. hakkaten okunup okunup bitmeyecek kadar bişeyler, fakat beni biraz sıkmıştı bunlar, hem duvardan okunabileceğinden fazla idi hem de bir yerden sonra sığlaşıyor.. yığınsal bir aktarma... ben de duvara bir proje asmıştım, baktım on sayfa yazı hakkaten okunmuyor.. dedim ki duvar yayını da kendine has birşey olmalı, biraz yazıyı azaltıp sıkıştırmak ve görselleri artırmak ve duvara daha çok yakışacak şekilde tasarlamak.. vd.. neyse.. vardı.. yine olabilir..
Post a Comment