Pages

March 4, 2012

borusan müzik merkezi

(bu projeyi nasıl paketleyeceğimi uzun zaman bilemedim.. ama sanıyorum iyi kötü malzemeyi derlemeyi becerdim şimdi. dün de bir zamanlar ayasofya'da duran iskelenin lafı geçince zamanıdır dedim ve postalıyorum.)

levent ve hakan'la ilk katıldığımız yarışma bu. mühendislik ve mimarlık öğrencilerinin birlikte katıldıkları bir yarışma konsepti idi. bu projenin statik hesapları yapıldı yani: taşıyor. sürecin malzemelerine dalınca ne kadar samimiyetle ve ne kadar çok çalışmış olduğumuzu gördüm. çok fazla fikir tıkıştırmıştık bu projeye. tabii en başta 'iskele-bina'. ayasofya restorasyon iskelesinin birkaç kare fotoğrafından kaynağını alan bir kurgu...

tüm aksların diyagonal bağlarını ayrı ayrı çalışmıştık; iskele mekanı kullanılabilir kalsın diye... sonra istiklal caddesi'ne açılan dar bir parselde ciddi bir eko-kesit çalışmıştık. güneş kazanımı, doğal aydınlatma- havalandırma-ısıtma ve de engelliler konularına dair öneriler getirmiştik... bir takım temel sorunları neredeyse son bir-iki güne kadar çözemediğimizi hatırlıyorum. sonra artık neredeyse vazgeçmişken, üsküdar'da, bir kafeye gidelim hava alalım demiştik.. sonra orda otururken elimizde olmadan konuya tekrar daldık.. sonra nasıl olduysa aklımıza bir çözüm geldi, işte peçete, kağıt artığı ne bulduysak ona çiziktirdik, sonra koşa koşa gidip projeyi yetiştirdik.. yani yetiştiremedik tabi.. o iskelenin aralıklarına birer birer tuvalet kabinleri, kütüphane vd. yerleştirmeye çalıştığım bir kuşluk vaktini unutamamışımdır.. o kadar çok aksiklik çıktıydı ki.. ama en son maslak'ta öğrenci merkezinde artık nası bi malzeme üretebildiysek hepsini kesip yapıştırıp pafta yaparkenki huzurumuzu da unutamamışımdır. bize biraz ek süre tanımışlardı. sonra inşaat fakültesine gidip gece 10 gibi teslimimizi yaptık. binayı bir sınıfın penceresinden terkettik. kampüsün manzarası o saatte çok güzel oluyor. eskiz rulomuzu orda unutmuşuz. kolokyum günü gidip paftalarımızın önünden almıştık. borusan özel ödülü vermişlerdi bu proje için bize. 2002. on yıl olmuş.

önerimiz bir tür açık müzik merkeziydi (beyoğlu'ndaki SALT ile kıyaslayınız). raporu da yem'de yayınlandığı haliyle hemen yana ekledim.. giriş katında konser alanı ve kafe-bar var, üst katlarda kütüphane ve etkinlik salonu.. daha üst katlarda müzik odaları, stüdyolar.. ve ortak alan olarak bir mutfak ve teras.. renkli renderlar bir ara levent'in otoketten aldığı çalışma renderları. bunları böylecene paftalara yapıştırdık. hınzır bir zevk alarak elbet. daha profesyonelce olan gri renderları hakan başkasına bir ara modelletmiş. facebook'tan kopyaladım. tabi orda da kentsel bağlam pek anlaşılmıyor, yine de ekliyorum, binayı iyi anlatıyorlar. ama insanların ölçeği şaşmış. (çizimlerin üstüne sol kliklenirse blogger bir resim göstericisi açacak. ordaki resmin üstüne sağ klikleyip "copy image location" demek gerekiyor. sonra o adresi boş bir tab'e yapıştırarak yeterli çözünürlükteki çizime erişebilirsiniz. bir incelemeye değebilir.)
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1

No comments: